ASGARİ ÜCRET MÜCADELESİ YÜKSELTİLMELİ
İşçilerin ve sendikalarının bir şekilde komisyona sesini duyurması gerektiğini belirten Pelek, şöyle devam etti: “Eğer yüzde 11 büyüme rakamı açıklanıyorsa işçiye de bu büyümeden payı verilmeli. Çünkü bu zenginliği sizler yaratıyorsunuz, her gün çalışarak. Madem bu zenginliği, büyümeyi yaratan sizlersiniz. Bu komisyona sesinizi ulaştırmanın yollarını bulmanız gerekiyor.” İşçinin kendi hakkı olan ücretten fedakarlık yapmak zorunda olmadığını söylemesi gerektiğini ifade eden Pelek, “Bu da daha güçlü bir asgari ücret mücadelesinden geçiyor” dedi.
PATRONA AF, İŞÇİYE İCRA
Söz alan işçiler de başta Türk-İş olmak üzere sendikaların mücadele konusundaki tutumunu eleştirdi. Türk-İş’in şerh koymak dışında nasıl bir tutum alacağını soran bir işçi, “OHAL nedeniyle grevler sıkıntıda. Çoğunluk da onda. Bu mücadelenin başını onun çekmesi gerekiyor” diye konuştu. Bazı işçiler de Türk-İş üyesi işçileri Türk-İş’i tabandan zorlamaya çağırdı.
Bir başka işçi ise asgari ücretten vergi kesilmesine tepki gösterdi: “Geçtiğimiz günlerde iki patronun milyar dolarları bulan vergi borçları silindi. Bu, yüz binlerce işçinin daha yüksek asgari ücret almasına olanak sağlayabilecek bir rakam. Bizim üç kuruş vergi borcumuz olsa ne oluyor? Hemen evimize haciz geliyor, elektriği kesiyorlar.”
SENDİKALI SENDİKASIZ, ŞU SENDİKA BU SENDİKA DEMEDEN…
Genel Sekreterimiz Levent Gökçek, sermayeye karşı kazanmak için işçilerin birlik olması gerektiğini belirterek, eğer birlik olmazlarsa sermayenin ve hükümetin işçilerin haklarını nasıl gasbettiğini şu örneklerle açıkladı: “300 liralık zam yapıldığında Asgari Geçim İndirimi dediğimiz şey asgari ücretin içerisine eklendi. Yine o zam yapıldığında patronlara her işçi başına 100 lira teşvikler verildi. Bu teşviki hazineden, işsizlik fonundan verildi. Yani biz işçi emekçilerin cebinden verildi. Yine o döneme kadar asgari ücret 6 ayda bir belirlenirdi, o dönem yılda bir belirlenmeye başlandı. O dönem biz sendika olarak örgütlenme faaliyetlerimiz sırasında şunları gördük. CP Piliç’te çalışan arkadaşlarımızın 4 ikramiyesi vardı. O asgari ücret zammından sonra patron şunu dedi işçilere; asgari ücrete çok yüksek zam geldi, ben sizin 4 ikramiyenizi ortadan kaldırıyorum. Yine Silivri’de bir çikolata fabrikasında patronla iş birliği tutan bir sendika toplusözleşmeyi yüzde sıfır ile bağıtlarken, işçilere ‘Zaten devletimiz asgari ücrete yüksek bir zam yaptı, bizim sizin için zam almamıza gerek yok’ diyebildi.”
Marmara Bölge Temsilcisimiz İbrahim Kızılyer de sendikaları mücadeleye çekmek için işçilere de görev düştüğünü söyledi. “İşçi kendi sendikasının yakasından tutacak ve bir yere götürmek için mücadele edecek. Mevcut sendikaları da sıkıştıracak arkadaşlarla aşağıda beraber olmamız, sendikasız işyerlerini birleştirmemiz gerekiyor” diyen Kızılyer, işçilere “Şu sendika bu sendika demeden mücadele etmek isteyen arkadaşları bir araya getirelim” diye seslendi.
]]>
