Home / Genel / SENDİKAMIZIN AÇIKLAMASI: “BAŞBAKAN’IN ÇİZDİĞİ GİBİ PEMBE BİR TABLO YOK! SENDİKALAŞAN İŞÇİLER, İŞTEN ATILIYOR!

SENDİKAMIZIN AÇIKLAMASI: “BAŞBAKAN’IN ÇİZDİĞİ GİBİ PEMBE BİR TABLO YOK! SENDİKALAŞAN İŞÇİLER, İŞTEN ATILIYOR!

Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu’nun (ITUC) ve Avrupa Sendikalar Konfederasyonu’nun (ETUC) çağrısıyla, Türkiye’de işçi haklarının sürekli geriye gitmesi ve demokrasi karnesindeki sıkıntılar nedeniyle boykot edilen ILO 10. Avrupa Bölge Toplantısı İstanbul’da başladı.

51 ülkeden yalnızca dört (4) tanesinden sendikacıların katıldığı toplantı, konfederasyonumuz DİSK ve sendikamız tarafından da boykot ediliyor. Bu boykotun sebebi; ülkemizde işçi sınıfının ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşullarının gün geçtikçe kötüleşmesi, örgütlenme özgürlüğünün önündeki anti demokratik engeller, iş cinayetlerinin seri bir hal alması, taşeron çalışma köleliğinin ortadan kaldırılmaması, OHAL ve grev yasaklarıdır. Uluslararası düzeyde boykot edilen ILO Avrupa Bölge Toplantısı’na Türkiye’den sadece sermaye ve patronlar ile işbirliği halindeki sendikalar katılıyor.

ILO Avrupa Bölge Toplantısı’nda Başbakan Binali Yıldırım ise gelir dağılımından istihdama ve sendikal haklara kadar pembe bir tablo çizdi. Başbakan, AKP hükümeti olarak “emek dostu olduklarını ve örgütlenme hakkını önemsediklerini” iddia etti. Ülkemizde hakkını aramak için sendikalaşma mücadelesi veren ve patronlar tarafından işten atılan işçiler ise bu iddiaların hiçbir gerçekçiliğinin olmadığını bizzat yaşayarak biliyor. Başbakan bu boş iddiaları sıralarken, DHL Express’te, Akkim’de ve Kod-A Bilişim’de işçiler, sendikalı bir şekilde iş yerine dönmek için direnişlerine ve mücadelelerine devam ediyordu. Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Sendikalaşma mücadelesi veren işçiler patronlar tarafından kapının önüne konuluyor ve hükümet ise denetim bir yana dursun çıkardığı emek düşmanı yasalar ile de tamamen sermayedarlara hizmet ediyor. Sendikal barajlar, toplu sözleşme yasasındaki anti-demokratik uygulamalar, işçi ve emekçilerin örgütlenme özgürlüğünü engelliyor.

Sendikalaşma hakkının kullanılabilmesinin, özgür toplu iş sözleşmesi yapılabilmesinin, ekonomik ve sosyal kazanımların elde edilebilmesinin en etkin araçlarından biri de grevlerdir fakat bu konuda da AKP hükümetlerinin karnesi çok kötü durumda. AKP, iktidara geldiği 2002’den bu yana onlarca grevi yasakladı. OHAL’i sermayedarlar ve patronlar için kullandıklarını, yatırımcılar toplantısında bizzat kendisi söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan ve hükümeti, OHAL döneminde tam 5 grevi yasakladı. Kiralık işçilik, zorunlu BES, Varlık Fonu gibi emek düşmanı uygulamalar yine OHAL ile hayata geçirildi. Çizilen pembe tablonun dışında işçiler ve emekçiler, kölelik koşullarında çalışıyor, sefalet içinde yaşıyor. Bu durumu değiştirmek için harekete geçen işçiler de patronların ve hükümetin el ele vermesi ile eziliyor. Örgütlenme ve sendikalaşma hakkı, dünya işçi sınıfının büyük mücadelesi ile kazanılmıştı. Bugün de Türkiye’de işçi ve emekçiler, hakkı olanı yeniden kazanmak için tıpkı 2015 yılındaki metal işçileri gibi fiili ve meşru mücadelesine devam ediyor. Bu karanlık tabloyu değiştirecek olan güç ise yine Türkiye işçi sınıfının elindedir!

TÜRKİYE GIDA SANAYİİ İŞÇİLERİ SENDİKASI GENEL MERKEZİ

Hakkında admin

Check Also

18 ARALIK DÜNYA GÖÇMENLER GÜNÜ: SAVAŞSIZ BİR DÜNYA, GÖÇMENLERE ACİL SOSYAL KORUMA!

Bugün 18 Aralık Uluslararası Göçmenler Günü. Savaşların yarattığı kitlesel göçler sonucunda milyonlarca insan ülkelerinden göç …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir