Konfederasyonumuz DİSK’in 16. Olağan Genel Kurulu 14-15-16 Şubat 2020 tarihinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleşti.
Genel Kurul öncesi 13 Şubat 2020 tarihinde DİSK 53. Kuruluş Yıldönümü Etkinliği düzenlendi. 2020’lerin DİSK’i ve Emeğin Türkiye’si için omuz omuza” şiarıyla 5 kıtadan 45 sendikanın katıldığı etkinlikte enternasyonal dayanışmanın önemine vurgu yapıldı.
Etkinlikte ayrıca 1967’den 1975’e adım adım, gün gün ve yaşamını ortaya koyanların DİSK tarihi kitabının ilk cildinin tanıtımı yapıldı. Etkinlikte konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu “DİSK tarihi, Türkiye İşçi Sınıfı tarihidir. Bu süreçte bu tarihi yazanlar, bugün aramızda olanlar olmayanlar var ve geleceğe taşıyacak genç arkadaşlarımızla birlikte olmanın gururunu ve onurunu yaşıyoruz” Çerkezoğlu; “Bu tarihte emeği geçen herkese DİSK Yönetim Kurulu adına teşekkür ediyorum, inanıyoruz ve biliyoruz ki DİSK tarihi kitabı, Türkiye İşçi Sınıfı mücadelesi açısından ve emek tarihimiz açısından önemli bir boşluğu dolduracak.” diyerek sözlerini tamamladı.
14 Şubat 2020 tarihinde Haliç Kongre Merkezi’nde başlayan DİSK 16. Olağan Genel Kurul’una, 2020’lerin DİSK’i, emeğin Türkiye’si için omuz omuza diyerek tüm DİSK Sendika Yöneticileri salona birlikte girdi. Daha sonra DİSK Çok Sesli Korosunun dinletisinin ardından DİSK’in tarihini anlatan bir sinevizyon gösterimi yapıldı.
Genel Kurul’a ETUC, ITUC, Industriall temsilcileri, Uluslararası Sendikal Hareketten onlarca temsilcinin yanı sıra, çeşitli siyasi partilerin temsilcileri katıldı.
Açılış konuşmasını yapan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu; DİSK Genel Kurulları’nın her tarihsel dönemde işçi sınıfının, sınıf mücadelesinin ve ülkenin geleceğini kurma iddiasıyla toplandığını ve baskılara boyun eğmeyip bayrağı dik tutmanın yetmeyeceğini, kurucu bir iddiaya sahip olmak için burada olduklarını söyledi. İşçi sınıfının haklarını alamadığı bir ülkede eşitlikten ve demokrasiden söz edilemeyeceğini dile getiren Çerkezoğlu, şöyle devam etti. “Ve bizler ekmek mücadelemizin bir parçası olarak demokrasi mücadelesi yürütürken, bugün artık ülkemizde korunacak bir demokrasiden değil, kurulacak bir demokrasiden söz ediyoruz! İnanıyoruz ve biliyoruz ki, İşçi sınıfının da memleketin de kurtuluşu kendi eserimiz olacaktır. Bunun için en öncelikli görevimiz örgütlenmektir. Sendikal barajları omuz omuza yıkmak, baskıları, yasakları hep birlikte yok etmektir. Hazır bir örgütlenme reçetesi yoksa, hazır bir yol yoksa yol açmaktır. 2020’lerin DİSK’ini yaratmak, emeğin Türkiye’sini kurmak için onurlu ve zorlu bir görev buradaki tüm mücadele arkadaşlarımın omuzlarındadır.” diyerek sözlerini tamamladı.
Konuk konuşmacıları, açılışın ardından yaptıkları konuşmalarda dayanışma mesajlarıyla DİSK Genel Kurulu’nu selamladı.
DİSK’e bağlı Sendika Genel Başkanları ve Yöneticileri söz alarak, 2020’lerin DİSK’i ve Emeğin Türkiye’sini yaratacak kararları hep birlikte aldı.
16. Genel Kurulda, sendikamızın görüşlerini ve önerilerini paylaşan Genel Başkanımız Seyit Aslan, işçi sınıfının örgütlü olmadığı durumda krizin faturasını ödediğini daha önce deneyimlediklerini ifade ederek; “Bir yandan ekonomik krizin etkileri diğer yandan hak ve özgürlüklere yapılan saldırılar. Demokrasi işçinin ekmeğidir diyoruz. Demokrasiyi sadece işçi sınıfı için değil bütün kesimler için istiyoruz. Dolayısıyla olup bitenlere karşı göz yumamayız. Kayyum meselesi de demokrasinin başlıca sorunlarından biridir” dedi.
Türkiye’nin sermaye açısından tam bir vergi cenneti olduğunu dile getiren Genel Başkanımız, “Ücretlerimizden aldığımız ürüne kadar vergi ödüyoruz. Vergi adaletsizliği en temel sorunlardan biri. Vergilerin düşürülmesi, vergide adalet hem DİSK’in hem sendikamızın temel ilkesi olacaktır” diye konuştu. Mülteci işçilerin de Türkiye’nin bir gerçeği olduğunu belirten Aslan, “Mülteci işçiler de çarklar arasında sömürülüyor, iş cinayetlerinde ölüyorlar. Tek adam tek parti yönetimi ise Ortadoğu’da barışı, kardeşliği örgütlemek yerine savaşçı politikalara hız veriyor. Bu ülkede savaşlara dur demeden, Suriye’den çekilin demeden asker ölümlerinin önüne geçmek, barışı tesis etmek mümkün değildir. Yol haritamızda barışa katkı sunan çalışmaların yapılması önemli” diye konuştu.
“İktidarla yan yana gelmiş, sermayeyle iç içe geçmiş sendikal anlayışlarla aramızdaki çizgi daha keskin olmalı” diyen Aslan şöyle devam etti: “Diğer konfederasyonlara bağlı sendikalar için, ‘Şu sendikanın başkanı şu kadarlık araba almış, şu sendikanın başkanı şu kadar maaş alıyor’ diyorlar. Bizim konfederasyonumuzda sendikal demokrasiyi tam işlettiğimiz, hep birlikte yola çıktığımız bir dönem olsun. Sendikaların itibarsızlaştırılmasına karşı da fikrimizi açıkça göstermeliyiz.”
Gençleşen bir işçi profili olduğunu ve kadın işçilerin de önemli oranda arttığını dile getiren Aslan, “Genç ve kadın işçiler arasında örgütlenmenin daha özel bir çalışmayı, gençlerin kadınların DİSK’in içinde görev yapacağı bir çalışmayı mutlaka örgütlemeliyiz. Bütün sendikalarımızın bizim gibi örgütlenme çabası içerisinde olduğunu biliyorum ama daha ilerisini yapmalıyız. Bütün sendikalarımızın örgütlenebileceği koşullarının yaratılmasına vesile olacak bir genel kurul olacağına inanıyorum. Bizler geçmiş mirasımızı almakla birlikte önümüzdeki dönemde sermayeyi geriletecek, yeni kazanımlar elde edecek bir mücadelenin zorunluluk olduğunu biliyoruz. Bu genel kurulun birliğimizi sağlayıp en ileriden mücadeleyi örgütleyecek bir genel kurul olacağına inanıyoruz. Genel kurul DİSK’in yönetiminden üyesine büyük sorumlulukları yüklüyor. En geniş mücadeleyi örgütleme zorunluluğunu üstlenmiş bulunuyoruz” diye konuştu.
Birleşik Metal-İş Genel Sekreteri Özkan Atar; “Kapitalizmin global krizi derinleşerek devam ediyor, gelir dağılımı adaletsizliği derinleşiyor, vergi yükü artıyor, emekçilerin acıları katlanarak sürüyor, ekonomik tablo böyle oldukça örgütlenme özgürlüğü gibi demokratik haklar da kısıtlanıyor” dedi.
Genel-İş Genel Başkanı Remzi Çalışkan da şöyle konuştu: “Ekonomik kriz, açlık, bir halkın inkarı, KHK’ler, kayyum atamaları, zorla sendika değiştirmeler, hukuksuzluklar… Ekonomik ve siyasi krizin arttığı bir ülkede yaşıyoruz. Bu zorlu süreçte bir arada olmalıyız. Bu karanlık sürece bir cevap olması gereken bir DİSK olması gerekiyor. Bizim adayımız genel başkanlar düzeyinde bir birlik. Bu umut olan DİSK’i daha da güçlü yapacaktır. Böyle bir DİSK’in mücadeleye daha fazla katkı sunacağından eminiz.”
DİSK’in 180 bini aşkın üyesinin olduğunu ifade eden Cam Keramik-İş Genel Başkanı Birol Sarıkaş, “Ancak 22 sendikamızdan 11’i sözleşme yapamıyor. Cam Keramik-İş örgütlenme çalışması yürütüyor, işçiler tercih ediyor. Ama örgütlenme çalışması yürüttüğümüzde, işçiler bizimle sözleşme yapmak istediklerinde patronlar tarafından ya Çimse-İş’e ya da Kristal-İş’e yönlendiriliyor. Bunun sorumlusu tabii ki DİSK değil ama bizim yapabileceklerimiz var. Baraj altında kalan sendikalar kendi imkanlarıyla ayakta durmaya çalışıyor. Bu DİSK’e bağlı tüm sendikaların ortak bir sorunu olmalı” diye konuştu. Birol Sarıkaş ayrıca “Kendi içimizde demokrasiyi gerektiği gibi tam işletmemiz gerekiyor. Sendikal demokrasi konusunda yeni DİSK yönetiminin gerekli hassasiyeti göstereceğine inanıyorum. Mali şeffaflık bir başka önemli konu. Bize sorduklarında değil, her zaman aldığımız aidatların hesabını işçilere, emekçilere vermeliyiz. Ayrıca DİSK’in sanayi havzalarında örgütlenme büroları olması gerekiyor” dedi.
Devrimci Sağlık-İş Genel Sekreteri Erdoğan Demir ise “DİSK’ten beklentiler yüksek olduğu için eleştiriler yoğun olmuştur. Bizler bu eleştirileri de dikkate alarak hep bir arada yolumuza devam etmek zorundayız” dedi.
Turizm iş kolunun aileleriyle birlikte milyonları temsil ettiğini dile getiren Dev Turizm-İş Genel Başkanı Mustafa Yahyaoğlu ise “Bugün örgütlenme çalışmamızda desteği, dayanışmayı hissetmediğimizi belirtmek istiyorum. 300 bin restoran işçisini sadece İstanbul’da bulacaksınız. Çoğu sigortasız, haftalık izin kullanamıyor, iki haftada bir ücretsiz izin veriliyor. DİSK sadece 8 sendikanın toplu sözleşme yaptığı bir konfederasyon olmamak zorunda. Turizm işçileri neden sendikamıza güvenmiyor bunu sorgulamayacak mıyız? Bütün bunları sorgulayarak mücadele etmek zorundayız” diye konuştu.
Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren de şunları söyledi; “İktidar en büyük operasyonlarını önce medya üzerinde yaptı. 12 Eylül’de açılmayan toplu gazeteci davaları açıldı. Çünkü hakikatin bilinmesini istemiyorlar. Basın-İş olarak bu baskılara karşı direndik. İktidar medya alanının yüzde 99’unu ele geçirmiş durumda. Ama aldıkları her şeyin içini boşalttılar, değersizleştirdiler. Ama yeni medya doğuyor. Biz bu yeni medyanın örgütlenmesine talibiz.”
Dev Maden-Sen Genel Başkanı Tayfun Görgün ise “Bu zor günlerde DİSK kendine yakışanı yaptı, görevini layıkıyla yerine getirmeye çalıştı. İddialı ve güçlü bir DİSK yönetimi ortaya çıkıyor. Savaş ve barış konusunda, ekoloji konusunda görevlerimizi yerine getiremedik. Yeni DİSK yönetimi bu konudaki eksiklerimizi de giderecektir. Bütün kesimleri bir araya getiren bir mücadelede daha ileri adım atmalıyız” dedi.
İletişim-İş Yöneticisi Erman Türkmen şunları söyledi; “İşyerlerini, sanayi havzalarını merkeze aldığımız bir çalışma tarzı oturtmamak sorunlarımızdan biri. Sendikalarımızla dayanışma içinde, belli bölgelerde ortak çalışma yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Genç işçi kuşaklarıyla sıkı bir bağ kurmamız gerekiyor. Özel bir çalışma planlamamız gerekiyor. İşçi sınıfının mücadelesi bu sistemi yıkıp başka bir sistem kurmak için ele alınmadıkça kısmi başarılar elde etmek bizi birkaç adımdan sonra ilerletmeyecektir.”
Tutuklu olan Genel Sekreter Nihat Demir’in selamını ileterek konuşmasına başlayan Dev Yapı-İş Başkanı Özgür Karabulut ise şunları söyledi: “Krizden en ağır etkilenen sektörlerinden biri inşaat sektörü. Bu saldırılara emek cephesi olarak ciddi bir cevap veremedik. Güçlü sendikalarımızdan oluşacak yönetimin bir cevap yaratacağını düşünüyorum. Onlarca eksiğimiz var ama 22 sendikanın çoğu olanaksızlıklarla yaşıyor. Yeni yönetimden beklentimiz özellikle güçlü bir örgütlenme seferberliği başlatması. TİS yasası ve sendikalar yasasının değiştirilmesi için bir mücadele yürütmemiz gerekiyor.”
Enerji Sen Başkanı Süleyman Keskin, “Daha güçlü bir DİSK yönetimiyle birlikte hareket edeceğiz. Bu güçlü DİSK’i işyerlerinde yanımızda da görmek istediğimizi belirtiyorum” dedi.
Tümka-İş adına yapılan açıklamada, “Birlik beraberlik içerisinde hareket etmeli ve örgütlülüğümüzü büyütmeliyiz” denildi.
Limter-İş Genel Başkanı Kanber Saygılı “İki başkanlar kurulunda da çoğunlukla TİS yapan sendikalarımızın işin içinde olması gerektiğini vurguladık. Güçlü bir yönetim ortaya çıktı ama bizim sorunumuz teknik bir sorun değil, yapısal. Ekonomik mücadelenin yanında siyasi mücadele gibi bir görevimiz de var. Savaş sadece bir yerde olmuyor, işyerlerine de yansıyor” dedi.
Sine-Sen adına yapılan konuşmada “Özgür sinema ve özgür sanat yaratmak bir o kadar zor, örgütlenmek de bir o kadar zor. Özgür sinema, tiyatro ve sanat üretmek DİSK’in tüm yüreğiyle mücadele etmesiyle mümkün. Sendikalar arasında dayanışma ilişkisi mutlaka oluşturulmalı” dendi.
Nakliyat-İş Başkanı Ali Rıza Küçükosmanoğlu ise “Geçmişin muhasebesi yapılmadığı sürece birlik sağlanmaz” diyerek, Real işçisi Kader İpek Altınbulak’ı DİSK genel başkanlığına aday gösterdiklerini duyurdu.
Güvenlik-Sen Genel Başkanı Serdar Aslan, “Örgütlenmek için 22 sendika bir arada olmalıyız” dedi.
Sosyal-İş Genel Sekreteri Celal Uyar, “DİSK yönetimi sadece DİSK’i yönetmeyecek. Yeni yönetimden talebim sınıf savaşına hazırlıklı olmalarıdır” dedi.
Emekli-Sen Başkanı Cengiz Yavuz, “Siyasal iktidarın lütuf diye sunduğu zamlar sözde sendikacılar tarafından başarı diye sunuluyor. Sendikalar temel güçleri olan grevden çekilmiş durumda. Şimdi sırası değil zihniyeti sendikaları sardı. Bu sıra sendikalara ne zaman gelecek? Ekonomik alan sınırları dışına çıkmıyor. Silkelenip kendimize gelmeliyiz” diye konuştu.
Delegelerden Nermin Yurttaş “DİSK Ankara Kadın Komisyonu olarak kadına yönelik her türlü baskı şiddet ve emek sömürüsüne karşı mücadele ediyoruz. Alanlarda olduk alanlarda olmaya devam edeceğiz” dedi.
Limter-İş delegesi Hakkı Demirer, “Biz bu kongreye işyerimizden izin alarak geldik. Kongrenin işleyişinin değişmesi, delegelere öncelik tanınması gerekiyor. Niyetin kötü olmadığını ama tarzın yanlış olduğunu düşünüyorum” dedi. Bütün sendikalarla birlikte bir plan yapıp örgütlenmemiz gerekiyor. DİSK’te birlik şart” diye konuştu.
Coşkulu geçen genel kurulda “dünya yerinden oynar işçiler birlik olsa, birleşen işçiler asla yenilmez, işçilerin birliği sermayeyi yenecek, birleşe birleşe kazanacağız ve direne direne kazanacağız” sloganları hep bir ağızdan söylendi.
DİSK 16. Olağan Genel Kurulunda, güçlü bir DİSK için birlikte mücadelenin önemine vurgu yapan Genel Başkanımız Seyit Aslan, DİSK Yönetim Kuruluna seçildi.
Yönetim Kurulu:
Arzu Çerkezoğlu (Genel Başkan)
Adnan Serdaroğlu (Genel Sekreter)
Remzi Çalışkan (Genel İş)
Alaattin Sarı (Lastik İş)
Kazım Doğan (Tekstil)
Mustafa Aguş (Sosyal İş)
Seyit Aslan (Gıda-İş)