DANONE SÜRECİ VE TEKGIDA-İŞ SENDİKASINA ZORUNLU CEVAP
Tekgıda-İş Sendikası 22 Ekim tarihinde web sitesinden “Danone işçilerine zorunlu açıklama” başlığıyla yazı yayınlamıştır. Aynı üslubu kullanmayacağız, böyle bir üslubu doğru bulmadığımız gibi, kendisine sendikacı diyenlere yakıştırmıyoruz.
Sendikamıza dönük “Sendikal rekabet yapıyorlar” eleştirilerini kabul etmiyoruz. Açıklamada Danone işçilerine seslenirken, sendikamıza dönük mesnetsiz ve kendilerinin de inanmadığı bir dizi söz sarf edilmiştir. Sendikamızın “işçilere gerçekleri anlatmadığı, işçileri aldattığı ve kandırdığı, işçilere yalan söylediği, işçileri maceraya sürüklediği” iddia edilmiştir. Bugüne kadar sendika olarak Tekgıda-İş Sendikasına dair işçilerin söylediklerinin tercümanı olduk. Ne bir fazla, ne bir eksik söyledik. İşçiler bir çok açıklamayı kendileri yapmıştır. İşçilere, sendikamızın barajın altında olduğunu, yasal süreçler nasıl işler, fiili mücadele nedir, defalarca anlatılmıştır. Ne yapacaksak işçilerle birlikte karar alarak, fiili ve meşru bir mücadeleyle hakların alınabileceğini söylemiş ve işçilerin bunu kabul etmesiyle örgütlenme çalışması başlatılmıştır.
Tekgıda-İş Sendikasının kabullenemediği şudur: Nasıl olur da işçiler birliğini sağlar, nasıl olur da işverene karşı çıkar ve kendi kaderini kendi eline alır! İşçilerin birliğine öfkelenmişledir, bu durum başka yerlere sıçrar diye korkmaktadırlar. Zaten yaptıkları açıklama her şeyi itiraf niteliğinde olmuştur. Kamuoyunu kendi ağızlarından bilgilendirmeleri ve anlayışlarını itiraf niteliğinde yazmaları iyi olmuştur. Bu durumu kamuoyunun taktirine bırakıyoruz.
Danone işçileri bu güne kadar olduğu gibi Tekgıda-İş Sendikasının umurunda değiller. Yaptıkları açıklamada, 2008 yılında krizin işçiden çok patronları mağdur ettiğini ifade edecek kadar patron yandaşlığına soyunmuşlardır. Ve sözleşmenin sorunlu bittiğini, ama gemiyi fırtınalı havada limana getirmeyi başardıklarını ifade ediyorlar. Limana yanaşan gemi işçilerin gemisi değil, sendika yöneticilerinin gemisidir. Bu nedenle işçiler bir kez daha mağdur olmuş, denizin ortasında terk edilmişlerdir. Tekgıda-İş işyerinde yetkisi düştüğü anda işçilerin mücadelesine güvenmeyerek, sorunu diplomatik yollarla, sendikal bürokrasinin klasik yöntemleriyle masada çözmeye çalışmış, zoru görünce masadan çekilmiş ve işçileri yüz üstü bırakmıştır. İşçilerin de söylediği budur. Burada bir kez daha gördük ki Tekgıda-İş Sendikasının yapmış olduğu açıklama işçilere yaklaşımının itirafıdır. Bununla yetinmeyip patron ağzından işçilere, Gıda-İş’in söylediklerine inanmaya devam ederseniz, Danone’nin fabrikaya yatırım yapmayacağını, işverenin her an fabrikayı kapatabilecegini açıkça yazmışlardır.
Danone işçilere tersini söylemektedir. Danone işvereni 2015 yılında daha büyük yatırımlar yapacağını söylemiştir. Tekgıda-İş hızını alamayarak işveren adına fabrikanın kapanacağını ifade etmektedir, bu gerçek değildir. Bu durum böylesi bir sendikal anlayışın iflasıdır. Açıklama da Danone işçilerine nasıl güvenmediğinin itirafı olmuştur. Daha söyleyecek çok söz var, fakat derdimiz bu değil. Derdimiz Danone işçilerinin çıktığı yolda yalnız bırakmamak ve haklarının alınması için sonuna kadar Danone işçileriyle mücadele etmektir. İşçi sınıfı tarih boyunca fiili ve meşru mücadeleyle kazanımlar elde etmiştir. Bu mücadeleler daha sonra yasalarla güvence altına alınmıştır. Şimdi yeniden fiili ve meşru mücadele dönemine girilmiştir. Bürokratik ve uzlaşmacı sendikacılığın patronlara masada verdiği işçi haklarını, işçi sınıfı yeniden almak üzere mücadele etmektedir. Kendisisini yasalarla sınırlayan bir sendikal anlayışın bugün hükmü kalmamıştır.
Danone işçileri bu mücadelenin önemli bir parçası olarak hakların nasıl alınacağını ortaya koymuşlardır. Şunu bir kez daha belirtmek isteriz ki en başından söylediğimiz gibi, sendikamız Danone işçilerin iradesiyle ve talebiyle örgütlenmeye başlamıştır. İşçilerin iradesi dışında hiç bir şey tanımamaktadır. Bu nedenle hodri meydan diyoruz, işçilerin önüne referandum sandığını koyalım işçinin iradesine sonuna kadar saygı göstereceğimizi bir kez daha belirtmek istiyoruz.
Check Also
18 ARALIK DÜNYA GÖÇMENLER GÜNÜ: SAVAŞSIZ BİR DÜNYA, GÖÇMENLERE ACİL SOSYAL KORUMA!
Bugün 18 Aralık Uluslararası Göçmenler Günü. Savaşların yarattığı kitlesel göçler sonucunda milyonlarca insan ülkelerinden göç …